Her okuyuşumda gözüme toz kaçırır bu sıcacık hikaye. Sayfalarda annemi, sonra kendimi gördüğümden belki. Anne demek bir kase çorba, sıcacık, nefis kokulu.. Bir tane daha kitap, hatta iki, üç tane daha.. Yaptığımız işe eklenen minik eller için yer açmak.. Emeklerine kıymet biçememek, hiçbirşeye değişememek.. Noktasını çizgisini, karalamalarını, resimlerini saklamalara doyamamak.. Az daha uyu-dinlen-ye-iç-oyna-gez-öğren-keşfet…
Sonu gelmeyen “daha”lar..
Hikayedeki küçük kızı da annesi işte böyle “daha”larla sarıp sarmalıyor. Küçük kız da yüzünde kocaman gülümsemesiyle karşılıyor.
Günlerden bir gün “Deniz Canlıları Sergisi”ne katılmak için deniz yıldızı hazırlar küçük kız. Boyar, süsler.
Ertesi gün sergi alanında bir arkadaşının dikkatsiz davranışından dolayı deniz yıldızı yere düşüp parçalanır. Ağlayarak annesine koşar. Annesi gülümser, gözyaşlarını siler ve boynundaki kolyeyi çıkarıp ona verir.
Meğer küçük kızın beğenmeyip attığı parçalardandır bu kolye. Küçük kız sarılır annesine. Annesi ise herzamanki gibi daha fazla sarılır ona❤
Kitabın sonunda hikayedeki denizyıldızı kolyesinin tarifi var😊 Birkaç ay önce kitabın yazarı sevgili Özge Bahar Sunar’la bir yazışmamızda kitabı çok severek okuduğumuzdan ve kitabın sonundaki tarifi yapmayı istediğimizden bahsetmiştim. O gün bugünmüş😍 Bizimkiler biraz tombik oldu gerçi. Kolye olarak kullanabilir miyiz bilmiyorum🙈 Balkon süsü de olabilirler sanki😉
”Hep Fazlasıdır Annem”, Özge Bahar Sunar’ın kaleminden, Özlem Isıyel’in çizimleriyle ve Rehhouse Kidz Yayınları’ndan.