Çok, çok kıymetli bir hikaye ”Teneke Orman”.
Bir zamanlar çook uzaklarda çöplerle dolu bir yer varmış, bu yerin ortasında da küçük bir ev ve o evin içinde de yaşlı bir adam.
Yaşlı adam her gün çöpleri teek tek toplar, ayırır, gömer ya da yakar. Her gece de rüyasında muhteşem bir orman görür; ağaçlar, kuşlar, çiçekler.. Ama sabah uyandığında penceresinden görünen manzara ne yazık ki bu rüyalardan çok uzaktadır. Bir gün yaşlı adamın gözüne kırılmış bir lamba takılır.
Nasıl da benziyordur bir çiçeğe.
Bu bir fikre dönüşür. Ve yaşlı adam hünerli elleriyle çöplere hayat verir.
Ortaya teneke bir orman çıkar. Rüyalarındaki gibi değilse de yine de güzeldir.
Derken bir gün bu unutulmuş yere bir kuş gelir. Teneke ormanda cıvıltılar yankılanır.
Ama ertesi gün gelmez kuş. Yaşlı adamın yüreği acıyla dolar. O gece dolunayın altında bir dilek tutar. Nasıl bir dilek dersiniz?
Hikaye, çizimler o kadar tatlı ki. Çöplerin geridönüşümü anlatılıyor. Ayrıca umuda dair bir kitap. Güzel olanı görmenin kitabı. Hem de herşey çirkinken. Kimsenin istemediği, attığı çöplerden güzel bir dünya kuruyor ve bu dünya yaşlı adama umut oluyor. Ve yine muazzam bir hayal gücünün kitabı. Çöpteki bir lambada bir çiçek görüyor yaşlı adam ve bu onu kocaman bir ormana taşıyor.
”Teneke Orman”, Helen Ward ile Wayne Anderson’un kalemiden ve Remzi Kitabevi’nden.
”Teneke Orman”ın baskısı yok ne yazık ki. Biz kütüphaneden alıp okumuştuk. Belki sizin kütüphanenizde de vardır. Ödünç alıp okuma şansınız olur umarım.