Kütüphaneye gittiğinizde nasıl kitaplar sizi karşılasın istersiniz😉 “..insanı güldüren, ağlatan, ürperten, dans ettiren kitaplar! İnsanı dünyanın uzak köşelerine götüren kitaplar.. Beyninizi okşayan, kalbinize dokunan ve ruhunuzu neşelendiren kitaplar.. ” kulağa nasıl geliyor😍
Böyle kitaplar yoksa ne yapmalı? Mesela Bayan Charlotte Saint-Anatole kasabasında ardiyeden bozma bir kütüphanenin başına geçtiğinde ne yapmış olabilir? Biraz çılgın biri olarak kabul edebiliriz belki onu. Ya da hayata farklı bakan gözleri var mı demeli? İlk olarak belediye başkanından istiyor kitap için gerekli parayı. Yanıtı olumsuz olunca reklam panosuyla yardım toplamaya çıkıyor sokaklara😅 Bu kısım çok eğlenceli.
Sonunda istediği kitaplara kavuşuyor ama kütüphaneye gelen yok. Bayan Charlotte da market arabasıyla okula yakın bir parkta gezici kütüphane oluşturuyor. Çocuklarla olan diyalogları müthiş😎 Çok güldük okurken Çocukların ilgisini çekmeyi başarıyor da. Ve çocukların yeni adresi kütüphane oluyor.
Asıl cümbüş bundan sonra başlıyor. Çünkü burayı hayallerinin kütüphanesine dönüştürüyor çocuklar. Çadırlar, şezlonglar, şemsiyeler, battaniyeler, mumlar, içecek ve atıştırmalıklar.. Doya doya okuyor çocuklar. Bayan Charlotte’a yardım da ediyorlar. Kitap kulüpleri, piknikler düzenliyorlar.
Bayan Charlotte’un olduğu yerde tuhaflıklar hiç eksik olmaz. Çakıl taşıyla konuşan -bir ismi bile var, Gertrude😊- ve kitaplar tarafından yutulan bir kütüphaneciden bahsediyorum. Evet, hepsi gerçek. Özellikle yutulma olayı inanılmaz keyifli. Azıcık endişelendiriyor tabii. Gizemli olduğu için epey merak uyandırıyor. “Matilda” tarafından yutulduğunda mutlu bile olmuştum. Ama “Güzel ve Çirkin”de işler karışıyor. Onu geri getirme görevi çocuklarda. Özellikle bir tanesinin bu konuda harika bir fikri var üstelik😉
Bayan Charlotte bana umut ve coşku veriyor. Farklı bakabilen, fark oluşturan kütüphanecilere ihtiyacımız olduğunu hissediyorum🌿
Unutmadan serinin diğer kitaplarını da severek okuduk😍
