“Çocuklarla vakit geçirmek zor dersiniz
Haklısınız.
Ve eklersiniz,
Çünkü onların seviyesine inmek gerek…
Eğilmek, alçalmak, küçülmek…
İşte bunda haksızsınız.
Asıl yorucu olan,
Onların duygularının yüksekliğine yetişebilmek için
Uzanmak zorunda olmaktır.
Onları incitmemek için,
Esnemek, uzamak, parmak ucuna yükselmek…” Jenusz Korczak
Çocuğun Duygusal Dünyası’nın okuduğum tüm ebeveyn gelişim kitapları içinde yeri çok ayrı. Kesinlikle bir başucu kitabı. Hem çocuğumuzun hem de kendimizin duygu dünyasına yolculuk. Konular, konuların ele alınışı, açıklamalar, örnekler ve tavsiyeler oldukça güzel. Duygusal zeka, yazarın kullandığı ifadeyle, kalp zekası üzerinde duruluyor. Duygusal zekaya sahip olmak, mutlu olma kapasitesine sahip olmak demek. Peki, bu nasıl olacak? Sevmeyi bilerek, başkalarını anlayarak, kendini bilerek, her durumda kendin olabilmeyi başararak, duygusal olarak zor durumlarla başa çıkabilmek için gerekli gayreti göstererek.. Bizi bundan alıkoyan nedir? Çoğunlukla bilinçaltımızda olan, çocukluğumuzda çektiğimiz acıların hatıraları ve onların içindeki korkular. 0-6 yaş önemli diyoruz ya. İşte bu açıdan çok daha önemli. Binlerce tohum atmak gibi. Hatta bizim için de. Çünkü bizim kendi çocukluğumuz da bugünümüzü şekillendiriyor. Bu kitap özelinde düşünecek olursak çocuklarımızla aramızdaki ilişkiye yön veriyor.
Kitap, duygular üzerine. Duyguları, duygulardan kaynaklı davranışları anlamak, yorumlamak, tepki vermek..Yazar diyor ki çocukları, bir uzmandan ya da bir psikiyatrdan daha iyi anne babaları anlar. Ama bazen birtakım engeller, yanlış anlaşılmalar, geçmiş,… araya girer.
Şu ifadeler de çok hoştu; ebeveynlerin ihtiyaçları olan şey kendilerine ve çocuklarına güvenmeyi öğrenmeleri. Çocuklar neye ihtiyaçları olduğunu bilirler. Ebeveynler olarak onları dinlemeye ve anlamaya çalışmalıyız. Bunu yaparken de geçmişimizi yansıtmamak, bugünün gerçekliğini duyabilmek ve doğru ve etkili şekilde davranabilmek için, -bomba geliyor- kendi geçmişimizi iyileştirmemiz gerekir.